Biyofilik Tasarım

admin on Şubat 23, 2021

Biyofili (biophilia) terimi, ünlü biyolog Edward Wilson tarafından; “yaşama ve yaşayan sistemlere duyulan sevgi” şeklinde tanımlanmıştır. Wilson, daha sonra bu tanımı; ‘’insanın içinde doğuştanmış gibi var olan doğa sevgisi” diyerek genişletmiştir. İşte, biyofilik tasarımın çıkış noktası da bu fikirdir.

İnsanlar, doğaya olan tutkusunu hanelerine taşıyarak yeni bir form oluşturdu. Karşınızda, son dönemlerin en çok tercih edilen natürel teması biyofilik tasarım…

Şehirler Doğayla Kucaklaşıyor

Bugüne dek, insanın doğa ile bir araya gelme arzusunu yansıtan pek çok dekorasyon türü inceledik. Bitkilerin dekoratif amaçla nasıl kullanılması gerektiğini anlatan birçok yazı yazdık. Ancak, biyofilik tasarımı diğer natürel temalardan ayıran keskin hatlar var. Bu formda suni hiçbir şey yok. Bunun yanı sıra, biyofili yalnızca yeşil rengi yani bitkileri kapsamıyor. Doğanın tüm unsurları bu kavramın alt kümelerini oluşturuyor.

Yaşam Alanlarına Saygı

Son dönemlerde yeni nesil ofis tiplerinin çoğaldığını görüyoruz. Orman ve koru siluetine sahip ofisler bir hayli yoğunlaştı. Neden dersiniz? Yanıt, gözlerimizin bilgisayar ekranlarına bakmaktan neden rahatsızlık duyduğu sorusunun cevabıyla aynı. Gözlerimiz, yalnızca natürel ortamda kusursuz bir biçimde çalışacak şekilde tasarlanmıştır. LED ampuller, floresanlar ve ultraviyole ışınları bu kapsamın dışında kalır. Yeni nesil mimariye sahip ofisler, tüm bunlar göz önünde bulundurularak tasarlanmaktadır. Özetleyecek olursak; maksimum doğa, maksimum verim…

Nefesinizi Rahatlatacak Bitkiler

Yaşam alanlarımızın içindeki bitkiler, hem nefesimizi hem de zihnimizi ferahlatır. Bunun için size önereceğimiz bazı bitkiler;

Dracaena: Ev içi koşullarına uygundur, nemliliği tolere eder, havayı temizler.

Kaktüs: Havadaki elektriği çeker,radyasyonu emer.

İnci dizisi: Bakımı kolaydır, susuzluğa dayanıklıdır.

Bambu: Sıvının büyük bir bölümünü bünyesinden atar, bakteri barındırmaz. Bambular ile ilgili yazımızı okumak için tıklayınız.

Tillandsia (Hava bitkileri): Yaşamak için toprağa ihtiyaç duymazlar, diğer bitkiler üzerinden hayat bulurlar ve bu özellikleri nedeniyle ‘parazit’ olarak anılırlar ancak bu bilgi doğru değildir. Yaşamsal formlarını sağladıkları bitkileri yalnızca ‘konak’ olarak kullanılar. Kötü havayı emen ve temizleyip dönüştüren türlerdir.

Biyofilik tasarım, hem konut hem de merkezi yaşamda etkisini artırıyor. Bu da demek oluyor ki; insanlar özüne, ait oldukları yere yani doğaya dönüyor. Ne dersiniz; belki bu değişim, doğayı daha değerli kılma ve onu koruma arzusunun artmasına yol açar…

0 comments
Post a comment